Çocuklarda HPV Aşısı, HPV Aşıları Bilimsel Notlar

HPV Aşıları ,güncel olan bugün enternasyonal olarak 2 tane HPV aşısı pazarlanmaktadır. Her iki aşı da rekombinant teknolojisi uygulanarak majör kapsül (L1) proteinlerinin purifiye edilmesiyle elde edilen tipe spesifik virüs benzeri partikülleri (VPL) içerir. Aşıların ikisi de biyolojik ürünleri veya viral DNA’yı içermediklerinden enfeksiyöz değildirler. HPV aşıları korumaya yönelik olup tedavi edici özellikleri bulunmamaktadır. Bu aşıların koruyuculuk mekanizmaları tam olarak anlaşılmamıştır, ancak hem sellüler immüiteyi hem de nötralizan immunglobülin G antikorlarını içerdiği görülmektedir. Quadrivalan Aşı 2006 yılında lisans alan bu aşı HPV tipleri 6, 11, 16 ve 18’in VLP’lerini içerir. Aşı maya substratı kullanılarak üretilmiştir ve amorf aluminyum hidroksifosfat sülfat adjuvan olarak kullanılmıştır. Bu aşının her 0.5 ml’si 225 μg adjuvana adsorbe edilmiş 20 μg HPV-6 L1 proteinini, 40 μg HPV-11 L1 proteinini, 40 μg HPV-16 L1 proteinini ve 20 μg HPV-18 L1 proteinini içerir. Aşı antibiyotik, thiomersal veya diğer prezervatifleri içermez. Bu aşı kadınlarda servikal prekanser ve kanserleri ve kadınlarda anogenital siğillerin önlenmesi için adölesan kızlarda (bazı ülkelerde 9 yaşından itibaren) kullanılması için lisans almıştır. Ayrıca kadınlarda vulvar ve vaginal kanserlerin önlenmesi için de lisans almıştır. Bazı ülkelerde erkeklerde anogenital siğillerin önlenmesi için erkeklerde de lisans almıştır. Bivalan AşıBivalan aşı 2007 yılında lisans almıştır ve HPV tipleri 16 ve 18’in VLP’lerini içerir. Bu aşının her 0.5 ml’si 500 μg aluminyum hidroksit ve 50 μg 3-O-desacil-4 monofosforil lipid A içeren tescilli ASO4 adjuvan sistemine adsorbe edilmiş, 20 μg HPV-16 L1 proteini ve 20 μg HPV-18 L1 proteinini içerir. Aşı antibiyotik, thiomersal veya diğer pre-zervatifleri içermez. Bu aşı kadınlarda servikal prekanser ve kanserlerin önlenmesi için adölesan kızlarda 10 yaşın-dan itibaren kullanılması için lisans almıştır. iki aşı da sıvı steril süspansiyon halinde tek bir enjektör veya şişe içerisinde 2-80C’de saklanır dondurulmaz. Bu aşılar 0.5 mL dozunda sadece intramusküler (İM) olarak uygulanmalıdır. Her iki aşı da kadınlara seksüel aktivite başlamadan önce yani HPV’ ye ilk bulaşMA olmadan önce yapılmalıdır ve bu neden ile bir çok ülke 10-14 yaşındaki kız çocuklarına, hatta bazı ülkelerde erkek çocuklarına da aşının yapılmasını önermektedir. Quadrivalan aşı 0, 2., 6. ay şeması ile yapılır. Üretici firma 1. İle 2. doz arasındaki intervalin en a 4 ve 2. ile 3. doz arasındaki intervalin ise en az 12 hafta olmasını önermektedir.

Bivalan aşı 0, 1., 6. ay şeması ile yapılır. Eğer aşı şemasında değişiklik yapılması gerekiyorsa üretici firma 1. ve 2. doz arasındaki intervalin 1-2.5 ay olabileceğini belirtmektedir. Her iki aşı için de alternatif şema arayışları sürmektedir. Eğer aşı şeması kesintiye uğradı ise yeniden 3 dozluk seri yapılması gerekmemektedir, ancak yapılmayan doz mümkün olduğunca bir önceki doza yakın olacak şekilde yapılmalıdır. Güncel olarak, üretici firmalar primer seriyi tamamlayanlar için booster doz önermemektedirler. Aşı yapılan ve başlangıçta seronegatif olan tüm adölesan ve genç kadınlarda her iki aşının da 3 doz aşı uygulanmasından sonra antijenlere cevap olarak HPV tiplerine spesifik antikor yanıtı oluşmuştur. Aşı yapılmasın-dan 5-6.4 yıl sonrasına ait mevcut data, üçüncü dozdan sonra antikor titresinin pik yaptığını ve ilk dozdan sonraki 24. aydan itibaren kademeli olarak düştüğünü göstermektedir. 10-15 yaş arasında quadrivalan aşı yapılan adölesan kızların geometrik ortalama titreleri (GMT) 16-23 yaş arasında aşı yapılan daha yaşlı bayanlardan, aynı şekilde bivalan aşı yapılanların ise 15-25 yaş arasında aşı yapılan daha yaşlı bayanlardan daha yüksek bulunmuştur. Quadrivalan aşının rekombinant B hepatiti aşısı (16-23 yaş arası bayanlar) veya kombine difteri-tetanoz-boğmaca ve inaktif polio aşısı ile (11-17 yaş arası erkek ve kadınlar) ve bivalan aşının kombine difteri-tetanoz-boğmaca ve inaktif polio aşısı ile (10-18 yaş arası bayanlar) birlikte yapılması antijenlerden herhangi birine olan immün yanıtı etkilememiştir. HPV aşılarının diğer aşılarla birlikte yapılması için çalışmalar devam etmektedir. Klinik Etkinlik ve Koruyuculuğun Süresi, aşı koruyuculuğunun immünolojik korelasyonu bilinmediğinden ve servikal kanserin HPV enfeksiyonundan onlarca yıl sonra görüldüğünden dolayı çalışmaları yürüten otörler servikal kanser gelişmesi yerine CIN-2, CIN-3 ve AIS’i klinik son nokta olarak belirlemişlerdir. Ayrıca “servikal kanseri önleme”nin sonuç olarak belirlenmesi etik olmayacağı için çalışmalara alınmamıştır. Prekanseröz lezyonlar HPV enfeksiyonundan genellikle < 5 yıl sonra gelişmektedir. Quadrivalan aşı için CIN grade 2 ve 3’ün (CIN2-3) ve/veya AIS’in klinik son-nokta olarak alındığı çok merkezli, randomize, çift-kör etkinlik çalışmaları 15-26 yaş , ve bivalan aşı için 15-25 yaş arasındaki bayanlarda yapılmıştır . Quadrivalan aşı da ayrıca 15-25 yaş arasındaki bayanlarda faz II ve faz III çalışmalarda anogenital siğiller ve vulvar ve vaginal intraepitelyal neoplaziler de klinik son-nokta olarak çalışılmıştır. Genetik olarak tip 16 ve 18’e benzer olduklarından HPV tip 31 ve 45’in neden olduğu enfeksiyonlara karşı her iki aşı da etkili bulunmuştur. Koruyuculuk süresi aşıların geçmişteki periyodları göz önünde bulundurulduğunda bugün için bivalan aşı için 6.4 yıl , quadrivalan aşı için 5 yıl olarak görünmektedir. Her iki aşı çalışmalarında plasebo ve kontrol grupları, immünolojik asseyler ve popülasyonlar farklı olduğundan her iki aşı sonuçlarının direk karşılaştırılması dışlanmıştır. Quadrivalan aşı yaşları 16-24 yaş arasında değişen 5455 kadında; HPV-16 ve HPV-18’in neden olduğu CIN2 veya CIN3 ve AIS’e karşı aşı koruyuculuğu çalışılmıştır. HPV-16 ve HPV-18’e karşı başlangıçta seronegatif olan bu kadınlarda 3. dozdan sonraki 1. aydan itibaren ortalama 3 yıllık takip süresince bu kombine klinik uç noktalara karşı koruyuculuğun % 100 olduğu (%95 [CI], % 94-100) saptanmıştır . Bir başka faz III çalışmasında ilk dozdan sonra ortalama 3 yıl süre ile takip edilen 15-26 yaş arasındaki kadınlarda HPV 16 ve HPV 18’in neden olduğu CIN2 veya CIN3 ve AIS’e karşı aşı koruyuculuğu %98 (% 95 CI, % 86-100) olarak bulunmuştur . Başlangıçta 1-3 aşı tipi-ne karşı seronegatif olan 15-26 yaşları arasındaki 17.622 kadının dahil edildiği 2 adet faz III çalışmasında 3 dozdan ve ortalama 3 yıllık takip süresince, quadrivalan aşının başlangıçta, kadınların seronegatif olduğu tiplerin neden olduğu CIN2 veya CIN3 ve AIS’e karşı aşı koruyuculuğu %100 (% 95 CI, % 79-100) olarak bulunmuştur . Başlangıçtan beri 5. yılını tamamlayan bir faz II çalışmasında, HPV tipleri 6, 11, 16, 18’in neden olduğu CIN1-3’e karşı ve başlangıçta bu 4 ipe karşı seronegatif olan 241 kadında anogenital siğillere karşı aşı etkinliği%100 (% 98 CI, 12-100) olarak rapor edilmiştir. Bivalan aşı yaşları 15-25 arasında 18.644 kadında yapılan faz III çalışmasında bivalan HPV aşısının etkinliği, aşı ile ilgili HPV tiplerinin neden olduğu CIN2-3 lezyonları baz alındığı çalışmada araştırılmıştır. Ortalama 14.8 aylık takip sonunda HPV tip 16 ve 18’in neden olduğu CIN2-3 lezyonları önlemede aşı etkinliği % 90 (% 95 CI, % 53-99) olarak saptanmıştır.Yaşları 15-25 arasında değişen 776 kadının dahil edildiği genişletilmiş Faz II çalışması 1. dozdan sonra 6.4 yıl sürdürüldü. Bivalan aşının HPV tip 16 ve 18’in neden olduğu CIN2-3 lezyonları önlemede etkinliği % 100 (% 95 CI, 51-100) olarak bulunmuştur.
Klinik çalışmalarda, enjeksiyon yerinde hafif ve geçici lokal reaksiyonlar (şişlik, kızarıklık ve ağrı) bildirilmiştir. Ancak sistemik yan etkiler rapor edilmemiştir. Sınırlı sayıda verilerde, quadrivalan aşı ile aşılanan HIV pozitif çocuklarda veya hamile olduğu bilinmeden her iki aşıdan birisi ile aşılanan gebe kadınlarda ciddi bir yan etki olduğu gösterilmemiştir. Haziran 2007’de, WHO’s Global Advisory Committee on Vaccine Safety (GACVS) her iki aşının da iyi bir güvenlik profili olduğunu bildirmişti. Aralık 2008’de, GACVS quadrivalan HPV aşısının erken post marketing surveyansını incelemiş ve elde ettiği sonuçlara göre, daha önceki önerisini değiştirmemiştir.
Daha önceki aşı dozlarından sonra ciddi alerjik reaksiyon gelişen kişilere veya aşı komponentlerine karşı alerjisi olduğu bilinen kişilere HPV aşısı yapılmamalıdır. Birçok ülke, ağır akut hastalığı olan kişilere HPV aşısının geciktirilmesini önermektedir.HPV aşısından sonra senkop riskinin yükseldiğine dair bir kanıt yoktur. Ama post lisans bulgular, adolesan aşılılar arasında aşılama sonrası senkop sıklılığının arttığını desteklemektedir. Enjeksiyon uygulandıktan sonra 15 dakika kadar aşılananların gözlemlenmesi önerilmektedir. HPV aşıları gebe kadınlara yapılmamalıdır. Quadrivalan HPV aşısı süt veren kadınlara uygulanabilir, çünkü elde edilen veriler herhangi bir güvenlik endişesi olmadığını göstermiştir. Ancak bivalan aşının süt veren kadınlara uygulanılmasıyla ilgili güvenlik verileri yoktur.
Şayet servikal kanser ve/veya diğer HPV ilişkili hastalıkların önlenmesi, bir halk sağlığı önceliği oluşturuyor, aşı girişi programatik olarak uygulanabilir, devam ettirilebilir olabiliyor ve finansal destek sağlanabiliyorsa ve aşılama stratejisi o ülkeye veya bölgeye uygunsa DSÖ, bir halk sağlığı problemi olarak servikal kanser ve diğer HPV ilişkili hastalıkların önemini vurgulamakta ve rutin HPV aşılamasın ıulusal aşılama programına dahil edilmesini önermektedir.HPV aşıları, aşı ilişkili-HPV tipleri ile daha önce hiç karşılaşmamış kadınlarda oldukça etkindir bu nedenle primer hedef popülasyonu seksüel aktiviteye henüz başlama çağına gelmemiş 9- 10 yaş ile 13 yaş grubu içinde olan kızlardır . Servikal kanserin önlenmesi için sunulan programlar, özellikle primer hedef popülasyonu olan genç adölesan kızlar olmalıdır. Şayet uygun ve maliyet etkin olacaksa, etkin bir servikal kanser tarama programına sahip değil iseler ve sekonder hedef grubunun önemli bir oranı aşıda bulunan HPV tipleri ile daha önce hiç karşılaşmamış ise daha yaşlı adölesan ve genç kadınların da aşılanması önerilmektedir. HPV aşılaması erkeklerde rutin olarak önerilmemektedir. Çünkü, erkekleri aşılamaktansa, primer hedef grubu oluşturan geç kızlarda ulaşılacak yüksek kapsama oranlarına (>% 70) ulaşan aşılama stratejisinin, servikal kanserleri azaltmada daha maliyet etkin olacağı sanılmaktadır. Gebelikte HPV aşılamasının güvenliği ile ilgili veriler sınırlıdır ve gebelerde kullanımından kaçınılmalıdır. Veriler, süt veren kadınlarda quadrivalan aşının uygulanmasını takiben, herhangi bir güvenlik endişesi olduğunu göstermemiştir. Ancak aynı güvenlik bilgileri bivalan aşı için henüz mevcut değildir. Ancak aşıların seksüel aktiviteye başlanmadan yapılması önerildiğinden gebelikte veya laktasyon döneminde kullanılması diye bir sorun pek fazla beklenmeyecektir. İmmünkompromize kişilerde aşının güvenliği ve immünojenitesi ile ilgili az sayıda veri vardır. HPV aşılarının etkinliği ve immünojenitesi HIV enfekte kadınlarda azalmış olmasına rağmen, kadınların artmış HPV enfeksiyonu ve servikal kanser riski nedeniyle bu gruptaki kadınlarda aşının potansiyel yararları vardır. Her iki aşıda üretici firmalarının önerileri ve aşı takvimlerine göre uygulanmalıdır. Her iki aşının klinik etkinlik çalışmalarında, korunmanın en az 5 yıl boyunca olduğu gösterilmiştir. Booster doz ihtiyacı belirlenmemiştir. HPV aşılarının biri diğeri ile değiştirildiği zamanki,güvenlik, immünojenite ve etkinlik ile ilgili veri yoktur. Bu aşılar farklı karakteristik ve komponentlere sahiptir ve aynı aşı ile aşılama takvimi uygulanmaya devam edilmelidir. Ancak daha önceden hangi aşının yapıldığı bilinmiyorsa, iki aşıdan birisi seçilerek aşılama takvimi tamamlanabilir. Her iki aşıda cansız ve nonenfeksiyözdür ve diğer canlı veya cansız aşılarla birlikte farklı şırınga ve farklı enjeksiyon alanı kullanılarak uygulanabilir.

HPV aşıları servikal kanserleri önlemek için oluşturulan koordineli stratejilerin bir parçası olarak yerini almalıdır. Bu stratejiler eğitim  ve tanı ve pre-kanseröz lezyonların tedavisi ile ilgili bilgileri içermelidir. HPV aşılaması primer bir önlem aracıdır ve yaşamın daha sonraki dönemlerinde servikal kanseri tanısı için gerekli tarama ihtiyacını ekarte ettirmez. Çünkü servikal kanserlerin % 30’una yakını Tip 16 ve 18’den farklı HPV tiplerince oluşturulmaktadır. HPV aşılama programı yerleştikten sonra kişi, yaş ve bölgelerin kapsama oranları ölçülmeli ve uzun dönmede kayıt tutulmalıdır. Prekanseröz veya servikal kanser üzerinde aşılamanın etkinliğinin ölçümü, dekadlar boyunca monitörizasyonu gerektirmektedir. Eğitim mesajları, onamlar, ailenin veya hastanın onamı, lokal kültürel içeriklere göre adapte edilmelidir. Mesajlarda, HPV aşısının kanser için bir kür olmadığı, HPV ilişkili kanserlerin bazılarını önlediği ama tamamını önlemediği, seksüel aktivite başlanmadan önce aşılama başlarsa en etkin olacağı, 3 doz yapılması gerektiği, gebelere öneril-memesi gerektiği, HIV enfeksiyonunu ve diğer seksüel geçişli hastalıkları önlemeyeceği vurgulanmalıdır.

Türkiyede HPV sıklığı gittikçe artmakta ve ucuz yerli hpv aşısı için çalışmalar olduğu bilkinmektedir

 


HPV,Genital Siğil Sorunu, Genital Siğiller Kondilom Tedavisi Ve Yeni Gelişmeler Hakkındaki  Diğer Tüm Yazılarımız İçin ... (Tıklayın)
 


Bize Ulaşın.. İletişim